Doğum günümü anlatmadan önce ufak bir detay vermek isterim. 8 Kasımda Physical Education dersimiz vardı. Bizde ki beden eğitimi yani. Her ne kadar dersin ilk adını duyduğumuzda Fizik dersi sanmış olsakta... Neyse spor salonunda dersi yapıyoruz it gibi de koşturmalı bir ders lanet olsun. Ertesi gün hamlamam için her şey hazır !
Her seferinde olduğu gibi hamladım işte. Fakat asıl sorun İngilizce'de "hamlamak" nedir bilmiyorum. Derdimi anlatma ihtimalim yok. Başta sorun olmaz diye düşündüm tabi. Gayet normal bir şekilde 9 Kasım'a girdik. Başak bana pasta görünümü verilmiş kahvaltılık gevrek hediye etti. Mum bulamamış çubuk kraker dikmiş fedakar arkadaşım.
Aha bu da hediyesi.
Sabahsa kapıyı ısrarla çalan biri yüzünden uyandık. Meğersem bizim Tatiana imiş. Akşam partiye gelemeyecekmiş bu yüzden doğum günüm kutlamak istemiş. kocccamanda bir Milka almış. Uykumdan uyanmama değdi anlayacağınız.
Neyse günüm normal seyrinde devam etti. Doğum günüm için gece Miami Club'ta toplanacaktık bu yüzden Başak Facebook- Erasmus grubunun duvarıda ufak bir duyuru yaptı. Zaten Trnavada toplam tanıdığımız kişi sayısı 15 i geçmez. Neyse akşam oldu giydim cicilerimi, düştük yollara.
İlk başta kimse yoktu. Ben her zaman ki moda girdim hemen.
Tam umutlarımız tükenmişken David ve Emanuel yanlarında İspanyol 2 arkadaşlarıyla geldiler. Ayaklarını sürümüş olmalılar ki gelenlerin ardı arkası kesilmedi.Üstelik Jana bana çikolata almıştı! Tabi ben yine şenlendim.
Müzikleri ayarlayan arkadaşımız insanlık edip bana sordu hangilerini seversin diye. Benim de artislik yapacağım tuttu. O tarz müzikler sevmem kafana göre takıl dedim,çocuk bana sinir olmuş olmalı ki doldurmuş İspanyol şarkılarını...
Partide 20 kişi vardı. Neden söylüyorum? Çünkü bu bir rekor! Tarihe geçen bir doğum günüm var, kadronun yarısını tanımasamda...Yan masadaki sarhoş çocuk bile "heğğpi böğrtdeeeyyy" diyerekten beni tebrik etti. Hu hu çılgın partiiii.
İlerleyen dönemde ise kaybolan kız kardeşimi buldum! Jana ile ben çok benzer giyinmişiz ve saç tiplerimiz aynı, görenler ikiz sanmış bizi. Her ne kadar Jana mavi gözlü sarışın kırması olsa da ! Tabi ben hemen beklenen tepkiyi verdim "vallaha mı lan?"
Dans kısmına gelecek olursak ben bir gün öncesinden hamlamışım bacaklar tutmuyo, ıkına sıkıla dans etmeye çalışıyorum.
Birde bunlarda bir gelenek var. Dans ederken sandwich model yapıyorlar. Ortaya bir kişi alıp "genelde bu kız oluyor" öyle seksili falan dans ediyorlar. Haliyle bu bize ters. Aynı pozisyondan 3 kere kaçtım. Bir ara döndüm Başak'a dedim ki "Bacım az kalsın tosta kaşar oluyordum!" Benzetme cuk oturdu. Gece boyunca onlardan sakındık kendimizi.
Sonra geleneksel Gangnam style dansımızı unutmamak lazım. Bizim kurtarıcımızdı. Tost riski yoktu en azından.Keşke o gece dans ederken ertesi günkü 2 günlük Budapeşte gezisini hesaba katsaydım. Neticede hamlamanın da bir sınırı var.
Budapeşte gezisi için hatta kalın!












Hiç yorum yok:
Yorum Gönder